Hürriyet Genel Yayın Yönetmeni ve Yazarı Ahmet Hakan Bugünkü Köşesinde Kaybolan Titan gemisini ve Ege’deki mültecileri ele aldı.
TİTANİK batığına zevkine dalış yapan beş zengin kişi için harekete geçen unsurlar:
Denizaltından gelen sesleri alabilen bir uçak, iki gelişmiş uçak daha, bir ana gemi, büyük bir kurtarma filosu, denizaltı taraması yapabilen teknolojik aletler, helikopterler… ABD, Fransa, Kanada…
Ege’de hayat mücadelesi için bir tekneye doluşmuş 700’ü aşkın gariban mülteci için harekete geçen unsurlar:
Sıfır. Sıfır. Sıfır.
Ne diyordu Müslüm Baba?
Yakarsa bu dünyayı garibanlar yakar.
KENDİNE GEL ABLA
BİR sokak röportajında ablanın biri, “Tayyip Erdoğan benim peygamberimdir” türü bir saçmalamaya imza atmış.
Dinden imandan çıkmayı gerektirecek denli böylesi bir saçmalamaya imza atmak için ya kurgusal bir amaç taşımak gerekir ya da facia boyutunda bir idraksizlik içinde olmak gerekir.
Hangisidir, bilemiyorum. Ama bildiğim bir şey var:
Tayyip Erdoğan, bu ablayı görse çok fena sözler söyler.
ÖZET GEÇİYORUM
DÜN CHP’den iki önemli açıklama geldi.
Biri Ekrem İmamoğlu’ndan.
Biri CHP’nin tüm il başkanlarından.
İkisi de uzun… İkisinin de ne dediğini tam anlamak için bayağı uğraşmak gerekiyor… İkisi de imalı… İkisinin de şifrelerini çözmek gerekiyor… İkisinde de bolca laf kalabalığı var…
Ben zaman harcadım, dinledim, okudum. Siz bu zahmete girmeyin. İşin özeti şudur:
– İMAMOĞLU DİYOR Kİ: Kılıçdaroğlu bırakırsa ben varım. Kılıçdaroğlu’na rağmen bir şey yapmam. Sorry.
– İL BAŞKANLARI DİYOR Kİ: Kılıçdaroğlu’nu değiştirmeyeceğiz. Böyle bir niyetimiz yok. Boşuna heveslenmeyin. Sorry.
CHP TARTIŞMASINDAN NEDEN VAZGEÇİLMİYOR
Çünkü dedikodusu, söylentisi, kulisi bereketli.
– Çünkü AK Partililer bile konuya acayip meraklı.
– Çünkü tartışırken vakit güzel geçiyor.
– Çünkü tartışılan aktörler, tartışmayı sürekli gıdıklıyorlar.
– Çünkü konunun değişmesine CHP asla izin vermiyor.
– Çünkü içine girdin mi kolayca çıkamıyorsun.
– Çünkü üst üste üç aksiyon filmi izlemek gibi.
– Çünkü tartışmanın müşterisi mebzul miktarda.
– Çünkü hayatlarını CHP dedikodusuyla geçirenler var.
– Çünkü partiden gelen açıklamalara kayıtsız kalmak olanaksız.
– Çünkü Ekrem İmamoğlu’nun şifrelerini çözmek çok eğlenceli.
SİYASETTE NASIL BAŞARISIZ OLUNUR
– Sürekli raporlama yaparak.
– Daima çalıştay düzenleyerek.
– Sorunları hep komisyonlara havale ederek.
– Havanda su döver gibi kesintisiz içerik tartışması yaparak.
– Hiçbir şey söylemeyen upuzun açıklamalar yazarak.
– Değişim deyip hiç değişmemenin planlarını kurarak.
– Dört bir tarafı danışmanlarla donatarak.
UÇAKTA KOYNUNDAN ŞIRDAN ÇIKARAN ADAM
TÜRK Hava Yolları’nın yemek ikramı yaptığı sırada tişörtünün içinden şırdan çıkarıp yiyen şırdancı adamın görüntülerini gördünüz mü?
Mide kaldıran bu görüntüye maruz kalmayanlar, kendilerini şanslı saysınlar.
*
Türk Hava Yolları, bu adamı kara listeye almış. Markaya verdiği zarar yüzünden. Altı ay bilet satılmayacakmış adama.
Yapılan davranışın kusturucu özelliğiyle kıyaslandığında biraz hafif kalmış ceza ama yine de olsun.
Bu adama sadece Türk Hava Yolları’nın ceza kesmesi yetmez.
Şırdan sektöründe yer alan herkesin bu adamı kara listeye alması gerekir.
*
Çünkü adam resmen Türk milletini şırdandan soğuttu.
İKİ DİZİ… İKİSİ DE ÇÖP: ‘ARAYIŞ’ VE ‘AKTRİS’
– İkisinde de senaryolar resmen dökülüyor.
– İkisinde de oyuncular, “Ben bu saçmalığın içine nasıl düştüm abi” der gibi oynuyor.
– İkisini de “izlediğim en kötü dizi” listesinin en tepesine yerleştiriyorsun.
– İkisi de resmen saçmalıklar silsilesi halinde ilerliyor.
– İkisinde de verilen emeğe, harcanan paraya acımaktan bir hal oluyorsun.
– İkisini de izlerken en sık verdiğin tepki şu oluyor: Yok artık.
– İkisini de izlerken “Disney’i resmen sazan sarmalına almışlar” diyorsun.
– İkisini de sinirden kahkahalar atarak izliyorsun.
– İkisini de sardırarak izlediğin halde sıkılıyorsun.
BİR BİÇİMDE AVRUPA’YA GİTME FIRSATI YAKALARSANIZ
YEDİĞİNİN içtiğinin parasını asla Türk lirasına çevirmeyeceksin. Çevirme işlemini aklından çıkaracaksın.
*
Eğer sürekli Türk lirasına çevirirsen her şey zehir zıkkım olur sana. Adım atamazsın. İlk uçakla ülkene dönmek zorunda kalırsın.
Koyacaksın cebine bir miktar Euro… Yediğinin içtiğinin parasını hep Euro üzerinden düşüneceksin. Fazla açılmadan ama.
