Beşiktaş Başkanı Ahmet Nur Çebi, Vodafone Park‘ta basın toplantısı düzenledi.
“ALİ ŞANSALAN’A BASKI YAPILDI”
Çebi açıklamasında; “Bizim kültürümüzde hakemlerle, teşviklerle ve primlerle maç almak gibi bir kültür yok. Zaten bunu Hakkı Yeten ve Süleyman Seba’ya saygısını ifade eden tüm başkanlar iyi biliyor. Galatasaray lehine karar vermesi için Ali Şansalan’a baskı yapıldı.” dedi.
“VERDİKLERİ MESAJ DOĞRU DEĞİLDİ”
Beşiktaş Başkanı; “Galatasaray maçıyla ilgili mecburi açıklamalarımız olduğu için bu basın toplantısını düzenledik. Ali Şansalan ile ilgili Galatasaray medyasında duyduklarımız ve kamuoyuna verdikleri mesaj çok basitti ve doğru değildi. Ali Şansalan takdir haklarını Galatasaray lehine kullandı, 6 sarı kart bize gösterildi ve TFF’den ceza aldık.” açıklamasında bulundu.
“DEPREM DÖNEMİNDE GALATASARAY BANA LİNÇ OPERASYONU YAPTIRDI”
Çebi açıklamasında; “Asbaşkanımız Serhan Çetinsaya bir paylaşım yaptı, keşke olmasaydı. Daha biz açıklama yapmadan, hemen düğmeye basıldı. Benim yöneticim tehdit edildi, hakaret edildi. Şantajlara maruz kaldı. Bunu başkalarına yaptırıp, ‘Biz yapmadık’ derseniz; biz kabul etmeyiz. Deprem döneminde de bana linç operasyonu yapıldı, bunu da Galatasaray yaptırdı. Bu troll hesaplarla bize saldırdılar. Bu hesapları yarın başkası satın alır, size saldırırlar. Linç kültürü ile bir yere varamazsınız.” sözlerini sarfetti.
Serhat Çetinsaya hakkında konuşan Çebi; “Galatasaray gibi büyük bir kulüp, yönetim kurulu toplantısında Serhan Çetinsaya’nın babasını aradı. ‘Benim oğlum özür dilemeyi düşünmüyor, 1 yaşındaki çocuğuna kadar küfürler edildi!’ dedi. Ayrıca ‘Benim mi özür dilememi istiyorsunuz?’ dedi. Galatasaray bu tehditlere ‘Dur’ demezken, babayı baskı altına alarak özür diletmeye çalışmak doğru değil. 30 yıllık dostunuzun oğlunu tanımadığınızı söylüyorsunuz. Bu arkadaşımızı çok iyi tanıyorsunuz.” açıklamasında bulundu.
LİGDEN ÇEKİLEN TAKIMLARA İLİŞLİN AÇIKLAMA
Çebi, Beşiktaş’ın ligden çekilen takımların puanlarının silinmesi talebi hakkında; “Biz kimseden 5 puan istemiyoruz. UEFA’nın kurallarının uygulanmasını talep ediyoruz. İki kulübümüzün dışarıda kalması sonucunda bazı takımlar benden daha az deplasmana gitmiş oluyor. Eğer bu adaletse ben bunu kabul etmeyeceğim. Beşiktaş bu şartlarda şampiyon olsa ligin tescil edilmesini kabul etmeyeceğim.” dedi.
Başkan Ahmet Nur Çebi’nin açıklamalarının devamı;
“Yalanlar devam ediyor. Hayatınız ve ifadeleriniz çelişkilerle dolu. Sadece camianızın gazını almak için yaptığınız bu açıklamalarla bir yere varılmaz. Kimi densizlikle suçluyorsunuz, kimsiniz siz?
Bizim Koç ailesiyle olan ilişkimiz 60-70 yıllık bir ilişkidir. Vehbi Bey, henüz Ali Koç doğmadan önce 1957 yılında kulübümüze üye olmuştur. Ali Koç ile ilişkimiz Fenerbahçe-Beşiktaş Başkanı ilişkisidir.
“Karşı kıyı” diyorsunuz, bu ne demek oluyor? Bulgaristan mı, Ermenistan mı? Karşı kıyı dediğiniz Kadıköy, İstanbul’un en değerli yerlerinden biri. Sayın Dursun Özbek, ekibinize de söyleyin bu söylemlere gerek yok.
Bir koalisyon lafı var; sayın Dursun Özbek’in kullandığı. Ne koalisyonu? Eğer bir koalisyondan söz edilecekse; asıl koalisyon sizin aranızda var. İki güzide kulübün çekilmesi sonrası, alınan kararlarla ilgili, ilelebet koalisyon kurdunuz. Neden o zaman puan konusunda beraber olmayı başardınız? Neden bizim gibi itiraz etmediniz?
Hakemler buradan gidiyor; görevlerine son veriliyor. Bir tek ben itiraz ediyorum. Bunlar çok iyi koalisyon oluyorlar. O bahsettikleri Süleyman Seba ve Hakkı Yeten terbiyesinden susuyorum ama kulübün hakkını yedirmeyeceğim.
15-20 gün içerisinde TFF bize 2 milyon liraya yakın ceza verdi. Suçlu hep MHK oluyor. Sanki TFF’nin hiç suçu yok. Yapamıyorsanız, ben bu işi yapamıyorum diyebilmeniz lazım.
Bizim açıklamalarımızda hakaret yok, küfür yok. Bunları da mı konuşmayacağız. Gelin bu kulübü de siz idare edin. Kimse aldığınız kararlara, hakemlerinize bir şey söylemez. Kurullar, insanların hakkının arandığı yerdir.
TFF’ye sesleniyorum, lütfen “TFF, Beşiktaş’a karşı” algısını değiştirmeye çalışın. Diğer kulüplere de sesleniyorum, troll hesapları kullanmayı bırakın.
TFF Başkanı olmayı düşünmüyorum. Beşiktaş’a hizmet etmek istiyorum. Burası benim için bir görev.
Hepsi Beşiktaş’ın elemanıdır ama benim değil. 2.000 çalışanım var. Onları eleman gibi göremem. Onlar benim çalışma arkadaşım. Biz bir aileyiz. Ne yöneticimi, ne hocamı, ne de taraftarımızı hiçbir zaman yalnız bırakmayacağım.”
