Çavuşoğlu’ndan AB mesajı

0
0

Bakan Çavuşoğlu, ilişkileri iyi noktaya götürmek için pozitif atmosfere odaklanmak gerektiğine dikkat çekerek, “Üye ülkeler ikili sorunlarını ya da Türkiye ile olan meselelerini AB’ye ithal ediyorlar. AB de dayanışma anlayışı ile haklı da olsa haksız da olsa üye ülkeleri destekleme eğilimi gösteriyor. Bu son derece yanlıştır. Biz de müzakere eden bir ülkeyiz, üye ülke ile müzakere eden ülke arasında ayrım yapmak yanlıştır. Doğrular üzerinden gitmek lazım. Avrupa’yı birleştiren ortak değerler etrafında bizim bunları değerlendirmemiz lazım. Öyle olunca da çifte standart ve diğer politikalardan da uzaklaşmış oluruz. Avrupa ve dünya zor bir süreçten geçiyor. Bu süreç bize bir kere daha gösterdi ki her zamankinden daha fazla işbirliğine ve dayanışmaya ihtiyacımız var. Umarım AB’de de bu aklıselim hakim olur” diye konuştu.

AB’YE ÇAĞRI

Bakan Çavuşoğlu, yarın yapılacak AB Liderler Zirvesi’ne ilişkin, “Sadece yarın ki zirvede değil, AB’den her zaman stratejik ve aklıselim davranmasını bekliyoruz. Var olan sorunların çözümüne de katkı sağlamasını isteriz. Bunun için AB’nin dürüst bir arabulucu rolünü üstlenmesi lazım” dedi.

“BİZ ÇOK SABIRLI DAVRANDIK”

Son dönemde diplomasiye önemli fırsatlar verdiklerinin altını çizen Çavuşoğlu, “Bir keresinde geminin çıkışını geciktirdik, ikincisinde bakım için gemi Antalya limanına geldi. Bu süreçlerin iyi değerlendirilmesini istedik. Bu süreçlerde Yunanistan’ın ve Rum kesiminin kışkırtıcı adımlarını, olumsuz tavırlarını gördük. Böyle bir süreçte AB, Yunanistan ve Rum kesimini masaya getirebilirdi; maalesef olmadı. 20 Ekim’den bu yana Yunanistan’ın kışkırtıcı tavırları devam ediyor. Ne yapmışlar? 11 tane Navtex, 12 Notam yayınlamışlar. Ayrıca silahsızlandırılmış adaların statüsünü ihlal etmek için kışkırtıcı adımlarda bulundu. Tüm bu süreçlerde bile biz çok sabırlı davrandık. Yunanistan diyaloğa yanaşmadı, bizimle görüşmeye de yanaşmadılar. NATO’nun ayrıştırıcı toplantılarına da son dönemlerde katılmaz oldular. Şimdi kim diyalogdan kaçınıyor? Yunanistan, ‘Oruç Reis gemisi orada olduğu sürece toplantılara gelmeyeceğiz’ demişti. 29 Ekim’de Oruç Reis o bölgede faaliyetlerini tamamladı, geldi Antalya Limanın’da. Ama halen başka bahaneler buluyor. AB, bu gerçekleri görmesi gerekiyor. ‘Tek taraflı olarak hep kışkırtan taraf Türkiye’dir, Türkiye olumsuz tavırlarını sürdürüyor’ gibi açıklamalar görüyoruz, bu doğru değil. Sorunları diyalog ve diplomasi ile çözebiliriz” ifadesini kullandı.

“TEŞEKÜR ETMELİ”

AB Türkiye’ye çok teşekkür etmesi gerektiğini kaydeden Szijjarto, “Zira Türkiye 4 milyon göçmeni ağırlıyor. Türkiye bunu yapmasa, Balkanlar üzerinden öylesine büyük kitleler halinde yüz binlerce yasa dışı göçmen Macaristan’ın güney sınırlarında belirecektir.” dedi.

Macaristan Dışişleri Bakanı Szijjarto Türkiye-AB ilişkilerine ilişkin, “İster beğensinler ister beğenmesinler, Avrupa’nın güvenliği önemli ölçüde Türkiye’nin elindedir” ifadelerini kullandı.

Szijjarto, ülkesinin sınırlarını koruduklarını, bunun için bir çit kurduklarını ve askerlerin görev yaptığını belirterek ülkesinin güney sınırında böyle bir durumla karşılaşmamalarının daha iyi olduğunu söyledi.

Uluslararası iş birliğinin herkesin kendi evinde mutlu olmasına katkıda bulunması gerektiğine dikkati çeken Szijjarto, uluslararası destekle yeni göç dalgalarının önlenmesine ve herkesin kendi evine dönmesine yardımcı olunması gerektiğine işaret etti.

Szijjarto, bunun güvenlik ve ekonomik boyutlarının da olduğunu belirterek “İster beğensinler, ister beğenmesinler. Avrupa’nın güvenliği önemli ölçüde Türkiye’nin elindedir.” dedi.

Türkiye’deki Suriyeli sığınmacıları desteklemek için AB’nin taahhüt ettiği 6 milyar avroluk desteğin ödenmesini doğru bulduklarını kaydeden Szijjarto, bunun bir kısmının ödendiğini ancak 6 milyar avro olmadığını belirtti.

Szijjarto, Türkiye’nin göçmenleri tutması için AB’nin taahhütlerini yerine getirmesi gerektiğine işaret ederek “Avrupa’nın güvenliğini riske atmamalı ve anlaşmayla üstlenilenlere uymak lazım.” şeklinde konuştu.

Reklam Alanı