Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Kılıçdaroğlu’nun ‘iltica merkezi’ iddialarına tepki gösterdi. Bakan Çavuşoğlu, “Böyle bir önerinin herhangi bir ülkeden gelmediğini gelse de kabul etmeyeceğimizi ifade ettik” dedi.
Bakan Çavuşoğlu’nun açıklamaları şu şekilde;
BBC Türkçe’nin tweet attığı haber tamamen gerçek dışıdır. Haberde bahsedilen sözler; Birleşik Krallık Savunma Bakanlığı tarafından hiçbir şekilde söylenmemiş sözler. BBC Türkçe, özür diledi, haberi düzeltti, bu bir erdemdir.
Bu süreçte biz de bir açıklama yaptık, böyle bir şeyin gündeme gelmediğini, gelse de kabul etmeyeceğimizi söyledik. Bazı muhalefet partileri bunu gerçekmiş gibi gündeme geitirp bakanlığımız ve ülkemize saldırdı. Ben buna üzüldüm. Türkiye Cumhuriyeti’nin muhalefet partileri bu duruma düşmemeli. Bu kadar rencide edici bir durum olmamalı. Bunu muhalefet teyit edebilir mi, kolayca edebilir. Burada görev yapanların kolayca bilgiye ulaşabilecek yetenekleri var. Yoksa bakanlığımıza sorabilirlerdi. Hadi ben bir siyasiyim, bana sormayabilirler, Londra Büyükelçimize sorabilirlerdi. Sormadılar diyelim, İngilizlere sorabilirlerdi.
BBC Türkçe paylaşımını sildi, o genel başkanların paylaşımları duruyor. Bunu nasıl izah edeceğiz. Wallace da bir açıklama yapmış, spekülasyon diyor. Buraya girerken gördüm. İngiltere, haberi yapan BBC reddediyor.
YİNE BİZE SALDIRIYOR
Kılıçdaroğlu, Dışişleri Bakanlığı düzeltti diye bize saldırıyor. Yalanı ortaya çıktı diye Dışişleri Bakanlığı’na saldırıyor. Dışişleri Bakanlığı 500 yıllık geçmişi ile dünyanın saygı duyduğu diplomatları ile saygı duyulan bir kurumdur. Bizim Dışişleri Bakanlığı’mıza ‘ne hale geldi’diyen kişi Cumhuriyetin kuruluşundan beri olan Cumhuriyet Halk Partisi’ni ne hale getirdiğini görüyoruz.
Bizden ne bilgi istiyorsanız biz size veririz. Dürüst olun, samimi olun. Amaç bilgi edinmek değil, yalan üzerinden saldırmak. Bunu yangında da, selde de gördük.
AMAÇ YALAN ÜZERİNDEN SALDIRMAK
Bizden ne bilgi istiyorsanız biz size veririz. Dürüst olun, samimi olun. Amaç bilgi edinmek değil, yalan üzerinden saldırmak. Bunu yangında da, selde de gördük.
