CHP Genel Başkanı Özgür Özel, “Partimizin 6 okuna sonuna kadar bağlıyız. Bundan sonraki süreçte saraya eyvallah etmeyiz, arkasına dizilmeyiz, onu meşrulaştırmayız. Herkes kendine, partisine, partisinin evlatlarına bu milletin ferasetine güvensin. Bu partiyi ayağa kaldırdık, bu milleti ayağa kaldıracağız. Bu millete diz çöktüremeyecekler. Gidin ve bu seçimleri kazanın” dedi.
Özel, partisinin TBMM’deki grup toplantısında yaptığı konuşmada özetle şu mesajları verdi:
Zor günlerden, kötü günlerden geçiyoruz. Son 3 ayda rakımı, koordinatı aynı olan üs bölgemizde 19 Mehmetçiğimizi kaybettik. Her şehit haberinden sonra aynı ezberi tekrar edenler aynı ezberi tekrar etmeye, bizi de susmaya, onlardan hesap sormamaya devam ettiler. Biz konuşacağız ki evlatlarımızın kanı akmasın. Geçen sefer beylerin ezberini bozduk.
ONLARDAN ÇOK DAHA SEERT BİR BİLDİRİ YAYIMLADIK
Onlardan çok daha sert bir bildiri yayımladık, yokmuş gibi yaptılar. Onlar için doğruları söylemenizin bir kıymeti yok, arkalarına dizilmenizin bir kıymeti var. Onlar için, iktidarlarını sarsmamanızın kıymeti var. Provokasyon yapıp şehit cenazelerinde bizi protesto ettirmeye kalktılar, bir adım geri atmadık. Sorulara cevap alamadık, sorumluluğu da paylaşmadık. Cuma günü 9 eve daha ateş düştü. Aynı bölge, aynı üs, aynı zafiyet, yeni şehitler. O iki bakan gelmedikleri Meclise bugün geliyorlar, vermedikleri bilgiyi veriyorlar, bekliyoruz ki sorularımızı yanıtlayacaklar.
Ezber bozulunca bizim okuduğumuz gazetelerde yazanlar, bizim içimizdeki arkadaşlar “keşke o imzayı atsaydık” dediler. Sen durduğun yerde dur, Atatürk’ün çizgisinde dur, baba evinde dur, Atatürk’ün çizgisinde dur, gör bak zaman seni nasıl haklı çıkaracak. Tayyip Bey’in peşine takılmayacağız, birlikte olacağız, haklı çıkacağız, biz başaracağız. CHP seçimden en çok oyu alma hesabıyla değil, bu ülkede herkes huzurlu, eşit, zengin, ayrımsız yaşadığında, anaları ve emekçileri CHP’nin sevgisiyle kucaklıyoruz.
AKP SADECE HAYAT PAHALILIĞI YARATMADI
AKP sadece hayat pahalılığı yaratmadı, sadece toplumsal barışı zaafa uğratmadı. Şimdi devletin başı, yürütmenin başı, bir terör saldırısı olmuş, kime telefon açmış onun tartışması sürüyor. Savunma, dış politika gibi hassas gelişmeler olduğunda üst düzey görevliler yürütme adına gider, Meclis’teki partileri bilgilendirirlerdi.
GELMEYEN TELEFONLA GURUR DUYUYORUM
Bazı telefonların gelmesi, gelmemesinden daha kötüdür. Gelmeyen telefonla gurur duyuyorum. O telefonu açarken, bu ülkenin Cumhurbaşkanı olarak değil geleceğe dönük siyasi taktiklerini düşünerek yapıyor. Erdoğan’ın gelecek tahayyülünde yer almamak CHP için onurdur.
Çetin bir coğrafyada, zorlu kış koşullarında, Mehmetçiğimizin güvenliğinin sağlanamadığı süreçte bu kararlar askeri olarak verilmekte ve savunulmakta mıdır yoksa sivil olarak dayatılmakta mıdır? İsveç’in NATO üyeliği için bir dönem sözde kıyameti koparan, sonra metni Meclis’e yollayan AKP’ye şunu soruyorum; bir müttefikinin terör örgütü ile ilişkilenmesi NATO üyeliği ile tartışılıyorsa, ABD NATO’nun en yüksek askeri gücüne sahip birinci gücü ise ve siz ABD ile ilişkiler konusunda nasıl irtibat kuruyorsunuz? NATO terörün karşısında müttefik gibi mi davranacaktır, iki yüzlü mü davranacaktır?
Emeklilerin kendilerine 7 bin 500 lirayı reva görenleri seçimlerde sarı kartı göstermesini bekliyorduk.
TERÖR SALDIRSI OLMASAYDI PAZAR GÜNÜ HEP BİRLİKTE ANAYASAMIZA , ÜLKEMİZE , EMEKÇİMİZE , GENÇLERİMİZE SAHİP ÇIKIYORUZ DİYECEKTİK
Terör saldırısı olmasaydı pazar günü hep birlikte “Anayasamıza, ülkemize, emeklimize, emekçimize, gençlerimize sahip çıkıyoruz” diyecektik. Bundan sonraki süreçte bir ülkede anayasa yoksa kimsenin malının da garantisi yoktur. Anayasa yoksa emeklilik hakkının garantisi yoktur. Anayasa yoksa özgürlükler de yoktur, geleceğe güven de yoktur. Mesele sadece Can Atalay meselesi değildir. Mesele birilerinin Anayasayı yok sayma, yok saydığı anayasa üzerinden keyfi yönetimine alıştırmak. Devlet Bey’in yaptığı gibi, Tayyip Bey anayasaya uymuyor, anayasayı ona uyduralım dediği gibi. Devleti bir şahsa terk etmenin bedellerini ödüyoruz. Bu bedeli güvenlikte olmayarak ödüyoruz. Memleket Adalet Bakanlığı’na ve mahkemelere yüzde 22 güveniyor. Gerçek beka sorunu, her 4 gençten 3’ü dünyanın en güzel ülkesinde değil, doğdukları topraklarda değil başka ülkelerde hayal kuruyorlar. Gerçek bir milliyetçi varsa gelsin bu beka sorunuyla mücadele edelim. Sebebi bu memlekette bazıları güvende, bazıları güvende değil.
Beyefendi 22 yıldır iktidarda, bütün yetkiler elinde, altın varaklı tahtında oturuyor. Beyzade güvende, depremzede güvende değil. “Bu ülkenin güvenlik sorunu var” deniyor. Güvenlik deyip çocukların açlığını, yoksulluğu, güvencesizliği unutanlara karşı herkes bilsin ki 1 santimetre verilecek toprağımız yok. Bu millet için kanını akıtmayacak bir tane CHP’li yok. Resmi siyasi partiye ziyaret yapmışız. Gizli kapaklı işimiz yok. Ziyarete gideriz, gelirler. İnatla yalan atıyorlar. CHP’nin kendisine, üyesine, milletine ve kurucusu Atatürk’e veremeyecek hiçbir hesabı yoktur.
Birilerinin kolay iktidara oturma döneminin sonuna geldiğinden dolayı stresi yüksek. Özgüvenimiz, inancımız var. Partimizin 6 okuna sonuna kadar bağlıyız. Bundan sonraki süreçte saraya eyvallah etmeyiz, arkasına dizilmeyiz, onu meşrulaştırmayız. Herkes kendine, partisine, partisinin evlatlarına bu milletin ferasetine güvensin. Panikleri ve provokasyonları CHP’nin öz gücünden korktukları içindir. Bu partiyi ayağa kaldırdık, bu milleti ayağa kaldıracağız. Bu millete diz çöktüremeyecekler. Gidin ve bu seçimleri kazanın. Size güveniyorum.
